1 Ekim 2010 Cuma

Hak Edilmiş Hafta Sonu

1. kür kemoterapi ilaçlarını bitirdi Güneş bugün.

Hak edilmiş hafta sonu sevinci yaşıyoruz.

Anneanneler gitti, o yüzden son iki gün Işık da bizimle geldi hastaneye. Işık'ı dönüşümlü teyzelere, halalara, arkadaşlara bırakırım diye düşünüyordum. Anlattım. Çok dertlendi, bırakılmaya. Her şeye rağmen onu da götürmeye karar verdik son iki gün. Bu arada şu an pediatrik onkoloji katının tadilatta olduğunu, zaten onun için bu küçük alana sıkışmış olduklarını öğrendim. 1 ay içinde yeni, daha ferah yerlerine taşınacaklarmış. Oyun salonu da varmış. Oh, ne iyi. Ben de bir gariplik olduğunu anlamıştım.

Güneş maşallah şimdilik iyi. Yine çok şükür iyi tolere ediyor.

Çarşamba Yenimahalle yürüyüşü yaptık hep birlikte, dondurma yedik. Karadutlu dondurma sorduğumuz yılların dondurmacısı Vardar, "biz sadece mevsim meyveleri" kullanıyoruz dedi. İşte bu dedik. Ama maalesef kuzuların biri sütlü biri çikolatalı seçti! Belediye başkanı değişimiyle, Efes Pilsen'in katkılarıyla yenilenen Taşkın Sokak çok hoşumuza gitti. Kendimizi bir tatil kasabasında hissettik, masalar dışarıda, trafiğe kapalı. Her yere yazılmış "sokakta hayat var" diye. Seviyoruz biz bu eski semtleri, ister Ankara ister İstanbul.

Perşembe teyzeye gittik. Müthiş uyumlu idiler. Cuma da teyze hastaneye gelince Güneş daha çok onun kucağında idi. İşte bu mucize gibi. Ben hastanede gazete okudum, çay içtim. Ama hastane çıkışı yine teyzeye gitmek istediler. Gittik, kırmadık, oradaki oyun parkında oynadık, çok beğendiler.

"Her şeye rağmen mutlu anlar yaratmak" konusunda sanırım burada daha başarılı olacağız, destekle. Umarım. Zaten "Amerika mı iyi burası mı" diyince "burası" diyorlar hemen. Ve kesin bir şekilde. İlginç.

Kan sayımı kemo alırken her gün yapılırdı MD'de. Sonra da haftada bir, her kür haftada bir muayene, doktorla görüşme ile. Burada gelecek kür 25 Ekim'de görüşürüz, nötropenik ateş olmazsa dediler. Ama kan değerlerinin nasıl olduğunu bilmek korumak için önemli diye düşünüyoruz. Yani çok düşükse en azından evde ve yalnız oluruz. Ayrıca sadece kemo ilaçları değil, diğer ilaçlar ne kadar karaciğerini, böbreklerini etkiliyor diye bakılsın istedik. Israr ettik. Bakıldı, lökositler 3.3'lere düşmüş. Hızlı düşmüş. Bir de ürik asit fazla çıktı. Bunlar kemoterapi alanlarda normal olan şeyler. Ama kontrollü gitmek gerekiyor diye düşünüyoruz. Çok ilaç var. Kemo bitti ama her gün aldığı 11 adet ilaç olacak hala. Ürik asit yüksek çıkınca bir ilaç daha eklendi, ve hemen pazartesiye bir kan tahlili. Güneş'e eziyet mi bilmiyorum. Yani haklı olabilirler, bilmek ne işe yarıyor. Düşeceğini zaten biliyoruz, bol sıvı ile de ürik asit düşüyor. Bunun cevabı zor.

MR'ı da sorduk bugün. Her kür sonunda olacak mı diye. Dr. Canan Hanım hak verdiğimiz bir şekilde şöyle açıkladı: her MR anestezisi ile Güneş'e bir eziyet. Eğer nörolojik bir gerileme yoksa yapacağımız MR sonunda bir tedavi değişikliğine gideceksek yaparız. Ama 1. kür sonunda tümörde progresyon varsa 2. kür ile yine devam edilecek. Çünkü daha başındayız, umutluyuz. Gerileme varsa rahatlayacağız ama aynı tedavi ile devam edeceğiz.

Onun için 2. kürün sonunda MR olacak.

Bugün iyiyiz, çok şükür, bunun değeri büyük. Yarın'a bakacağız, gelince. Bunu bize Güneş öğretiyor.

1 yorum:

  1. Sevgili Ayşegül ve Mustafa,

    Sizi sürekli takip ediyoruz buradan ve diğer ortak arkadaşlarımızdan. Çok yoğun ve meşgul olduğunuzu, başınızda bir sürü iş olduğunu düşündüğümüzden şimdiye kadar hep gönlümüz sizle de olsa ortalarda görünmedik. Ama artık Ankara'da olduğunuza göre belki bir yardımımız dokunur.
    Eğer birşeye ihtiyacınız olursa ne olur çekinmeden arayın bizi. Güneş ve Işık başka arkadaşlar ile vakit geçirmek isterlerse Nehir onlardan sadece 3.5 ay küçük. Evimiz de müsait, önünde ufak bir parkımız bile var. Her zaman bekleriz. Diğer her türlü konuda da size yardımcı olmaya hazırız.
    Allah Güneş'e kuvvet versin, mücadele gücü versin, ihşallah yenicek o tümörü, ben inanıyorum

    Sevgiler

    Mine Ergün Tel :533 3421291
    Nehir-Mine-Alper Bakdur

    YanıtlaSil