Haftasonu. İki gün "hastane mastane yok". Güneş'im iyi, gayretli, mutlu, iyiyiz, mutluyuz. Çok şükür. Çok şükür.
Bu fotoğraflar hepiniz için ve en çok da Erinç'im senin için. Sen istersin de ben seni kırar mıyım canım. Dayına çok üzüldüm, böyle sinsi bu hastalık işte. Acil şifalar diliyorum. Senin yüzünü biraz olsun güldürür dedim, belki de annenin ve dayının da. Hatta senin hoşuna gider diye blog fotoğrafını da değiştireyim dedim. Ama uğraşamadım. Hangi fotoğraflardan birini koyacaktım biliyormusun, Güneş'in hastalığı çıkmadan önceki son fotoğraflar. Sen çekmiştin, Şubat 2010, Ankara. Bu fotoğraflara ve videolara çok sık bakıyorum. Kızımın hastalığı belirti verdi de ben mi biz mi anlamadık diye. Ne kadar da sağlıklı ve mutlu görünüyor, sadece 1 ay önce halbuki. Ali'cim belki koyar, beğenirse tabi, teknik sorumlu. Haa bu arada Ali'cim yorumlarımız görünmüyor, beceremiyoruz diyen çok. Bizim blogdan mı kaynaklanıyor bu bilemedim ben. Elçi'ye zeval olmaz.
Bknz:
Bir anekdot: Murat Güneş'i "hamurum" diye sevip yoğuruyor, seviyordu. Bugün Işık bastıran yağmurla birlikte "yağ yağ yağmur teknede Güneş..." diye dalga geçti. Dayısı Işık'a "dayının kuzusu kim diye soruyordu? O da "Güneş" dedi. Şaşırdık. Şimdi Işık üzerine yoğunlaştı. Biz de öyle. Çifte mesai yaptırırız adama...keyifler de çifte...
Ayşem, sevgili kardeşim,
YanıtlaSilFotoğraflar için teşekkürler, çocuklar kadar sizi görmek de çok iyi geliyor.İyi olduğunuz, yüzünüzün güldüğü somutlaşıyor.Blog fotoğrafını değiştirme fikrin de çok güzel gerçi Alinin fotoğrafları yanında benimkilerin esamesi okunmaz ama hep birlikte geçirdiğimiz o günü hatırlatması açısından çok kıymetliler. İkimizin doğumgünü kutlaması, kuzular eşliğinde..
Son dönemde tüm yaşadıklarımız bana hayatı geldiği gibi kabul etme ve yaşama zorunluluğunu iyice öğretti.Büyüklerin söylediği sözler, atasözleri, deyimler ne kadar yerli yerinde söylenmiş; hepsinin arkasında nasıl bir bilgelik,felsefe, hayat tecrübesi gizli onu da bu yaşımda derinden kavradım.'Herşey insanlar için' sözü klişe olmanın çok ötesinde anlamlı. Olumlu düşünüyorum, yapacağım ve elimden gelen en iyi şey bu.
Türk kahvesinden bahsetmiştin geçenlerde. Kuzguncukda sizde balkon-bahçede ki türk kahvesi keyfi yaptığımız günler geldi aklıma.Hatta birinde Ali'de katılmıştı bize. Sonra Işığın kafasına tavuk düşme hikayesini hatırladım.
Kaan Theo'yu hala göremedim biliyor musun? Özgür'e söyledim siz olmadan İstanbul' a gitmenin ne kadar zor olduğunu, anladı beni elbette, o da Kuzguncuğa gidince kötü hissediyormuş,ama en kısa zamanda Kaan'ı görmek istiyorum.
Güneş'le ilgili herşey çok olumlu ilerliyor.Gelecek çok güzel günlere inanıyorum.Hasretle, hasretle kucaklıyorum hepinizi..
Erinç
sevgili dostlar,
YanıtlaSilbu yorum gönderme işini ben de pek beceremiyorum galiba. ilk yazdığım gitmedi, sonrasında internetten uzaktım, bakalım bugün olacak mı?
kuzuların giysileri beğendiğine çok sevindim, tereddütlüydüm. resimlerde de özellikle umut'un ameliyat sonrası resmini gönderdim, onu sanırım, yani eminim, ki abisiyle oynaması, hep yanında olmamız, sürekli elini ayağını beynini çalıştırması için uğraşmamız iyileştirdi (binlerce şükürler olsun ki). güneş için de öyle olacağından o kadar eminim ki. siz hele tedaviyi bitirin gelin, size mersin'de denizin içine masa yaptırırız, sadece ayaklar değil, tüm gövdeler denizdeyken yediririz balıkları, kızlar balık gibi yüzerken. sizin tam mesajı yazdığınız gün aslı ve jean-françois mersin'deydi ve beraber o tip bir yerde balık yemiştik. şimdi de çocuklarla ben avşadayım, ve unutmadım, sizinle burda da biraraya gelme sözümüz vardı.
bloğa resim koymanız, hem eskiler hem de yeniler, çok iyi geliyor, onu da yazayım istedim.
her birinizi tek tek öpüyoruz, ulaş hala saunada :))
Uluslar, Uluslar yazsanız ya birşeyler..
YanıtlaSilCancancanlar:
YanıtlaSilYarın frenkistana gidiyoruz. Gitmeden İstanbul'dan son selamlarımızı yazayım dedim.
Çarşamba akşamı kulaklarınız uzuuun uzuuuun çınladıysa, bilin ki bizdedir: Peral döndü bizim mahalleye. Sizi andık, öyle bir özledik ki..Bana zaten sizsiz mahalle haram. Ama Peral gelince bir nebze gidilebilir oldu. Sizin için mahalleyi ısıtıyor, bekliyoruz, kedilerimiz, sokağınızın üç köpeği, manav, meydancık, çınar altı ve motoruyla... Orada alabileceklerinizi alıp, dönmeye az kaldı. O zaman burada herşey daha çok dostla, daha dingin geçecek...
Şahidiyim: bir umutlu şenlik olmuş Umut. bir zipzip zipçıktı. tutabilene aşkolsun...
Bundan sonra yolladığımız enerjilerin koordinatı size biraz daha yakın düşecek. Yarından itibaren size üç saat daha yaklaşıyoruz.
Olduk gökkuşağı uşağı..
Hasretle, umutla, sevgiyle, hayranlıkla, umutla, sevgiyle...
aslı.
umarim bu hafta sonunuz da gecen seferki gibi cok guzel gecer. yazdiklarinizi buyuk bir hayranlik ve umutla okuyoruz. dualarimiz sizinle. kucak dolusu sevgiler
YanıtlaSil